İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na açılan davalar
“31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır.” cümlesine dava
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ekrem İmamoğlu için, "Avrupa Parlamentosu'na gidip, Türkiye'ye gidip şikayet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek." demiş, İmamoğlu da "31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır." şeklinde yanıt vermişti.
YSK üyelerine hakaret iddiası
31 Mart 2019’da yapılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin iptal edilmesinin ardından yaptığı basın açıklamasındaki sözleri nedeniyle İBB Başkanı İmamoğlu'nun 4 yıl 1 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, İmamoğlu'nun açıklamasında “31 Mart'ta seçimi iptal edenler ve dünyada, Avrupa'da onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan biten şeylere baktığımızda, tam da işte 31 Mart'ta seçimi iptal edenler ahmaktır.” şeklinde ifadeler kullanarak, kurul üyelerine hakaret ettiği aktarıldı. Başlatılan soruşturma kapsamında, 6 Mayıs 2019 tarihinde YSK’da görev yapan 11 kurul üyesi mağdur sıfatıyla yer aldı. Savcılık iddianamede, Ekrem İmamoğlu'nun o dönem YSK Başkanı olan Sadi Güven ve 10 üyeye yönelik “kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme şekilde hakaret” suçunu işlediği gerekçesiyle 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapis ile cezalandırılmasını talep etti. İddianame, Anadolu Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
Eski Ordu Valisi’ne hakaret iddiasıyla açılan dava
Ekrem İmamoğlu'nun, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adaylığı sırasında Karadeniz gezisi kapsamında 5 Haziran 2019’da Ordu programının ardından İstanbul’a gitmek üzere geldiği Ordu-Giresun Havalimanı’ndaki VIP Salonu'nda dönemin Valisi Seddar Yavuz'a hakaret ettiği iddiasıyla açılan davada, İmamoğlu'na, "Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı gıyabında alenen hakaret" suçundan 354 gün karşılığı 7 bin 80 lira adli para cezası verildi.
“Nitelikli dolandırıcılık” iddiasıyla açılan dava
2013 yılında savcılığa başvuran üç kişi, İmamoğlu İnşaat Ticaret ve Sanayi Limited şirketin, 2011 yılında Beylükdüzü’nde yaptığı “Beykonakları” isimli siteden villa aldıklarını, pazarlama aşamasında kendilerine sosyal tesis olarak tanıtılan kısımların aslında yeşil alan olduğunu sonradan öğrendiklerini gerekçe göstererek şirketin ortakları ve yetkilileri Ekrem İmamoğlu ve babası Hasan İmamoğlu’ndan şikayetçi oldular. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2014 yılında Ekrem İmamoğlu ve babası hakkında, “Nitelikli dolandırıcılık” suçundan 2 yıldan 7’şer yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve babası Hasan İmamoğlu hakkında, "Nitelikli dolandırıcılık" suçundan 7'şer yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan ve Yargıtay'dan dönen davada, mahkeme davanın reddine karar verdi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun açtığı davalar
İmamoğlu’na kumpas soruşturması
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Mersin’den satın aldırıp, ücretsiz dağıttığı 100 ton limonla ilgili haber yaparak, "Yandaş üreticiden alıyor" algısı yarattığı iddia edilen üretici ve kameraman hakkında iddianame hazırlandı. İddianamede 4 kişi hakkında 3 ay ile 2 yıl arasında hapis cezası isteniyor.
Ender Alkoçlar
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na sosyal medya hesabından “yalancı, düzenbaz, sahtekar” diye hakaret eden Hülya Koçyiğit’in damadı turizmci Ender Alkoçlar, tazminat ödemeye mahkum edildi.
Yeni Şafak Gazetesi ve İbrahim Karagül
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yeni Şafak Gazetesi ve İbrahim Karagül'e “FETÖ Projesi” ifadelerinin yer aldığı haberler üzerine tazminat davası açmıştı. Bakırköy 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada mahkeme İmamoğlu'nu haklı bularak Yeni Şafak Gazetesi ve Karagül'ü tazminat ödemeye mahkum etti.
Yeni Akit Gazetesi
Ekrem İmamoğlu, Yeni Akit Gazetesi’nin 25 Aralık 2020 tarihinde yaptığı haberle ilgili ‘hakaret’ gerekçesiyle mahkemeye başvurmuştu. Mahkeme sonucunda İmamoğlu haklı bulunarak, Yeni Akit Gazetesi tazminat ödemeye mahkum edildi.
Türbeye saygısızlıktan soruşturma iddiası
Cumhuriyet Gazetesi’nden Barış Pehlivan’ın haberiyle diğer medya kuruluşları ve kamuoyunda paylaşılan İBB Başkanı İmamoğlu’nun, Fatih Sultan Mehmet’in türbesine ziyareti sırasında ellerini arkadan bağladığı için soruşturma açıldığı bilgisi, İBB Sözcüsü Murat Ongun’un sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile doğrulanmıştı. Ongun haberi alıntılayarak, “Cumhuriyet Gazetesi’nde Barış Pehlivan imzalı köşe yazısında belirtilen bilgiler ne yazık ki DOĞRUDUR. Niyet okuma odaklı, izandan yoksun yeni bir soruşturma hazırlığı için Başkanımızın ifadesi istenmiştir.” tweeti atmıştı.
Başsavcılık: Konuyla ilgili soruşturma yok
Medyada ‘Türbede ellerini arkadan bağlamaktan soruşturma’ ifadeleriyle servis edilen haberler hakkında açıklama yapan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında herhangi bir soruşturma bulunmadığını açıkladı. Ancak İçişleri Bakanlığı tarafından soruşturma açılması için izin istendiği ifade edildi.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Cumhuriyet Başsavcılıklarının elektronik posta adresleri ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) üzerinden ulaşan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun "Fatih Sultan Mehmet Han Türbesini ziyareti sırasında saygısızlık yaptığına ve HDP Belediye Başkanlarını ziyaret ederek görevini kötüye kullandığına" yönelik ihbarlar kayda alınmıştır.
Akabinde ilgilinin kamu görevlisi olması nedeniyle yasal zorunluluk gereğince (4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun) İçişleri Bakanlığı'ndan soruşturma açılması için izin istenmiştir." Kaynak↗
İçişleri Bakanlığı soruşturmaya izin vermedi
İçişleri Bakanlığınca, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine "görevinden uzaklaştırılan HDP'li belediye başkanlarını ziyaret ederek suçluyu övdüğü, ziyaret ettiği belediye başkanlarının ve anılan partinin teröre olan yardımlarını desteklediği ve bir ziyareti esnasında Fatih Sultan Mehmet'e ait türbeye saygısızlık yaptığı" iddiaları ile ilgili İmamoğlu hakkında ön inceleme başlatılmıştı. İmamoğlu'nun ön inceleme kapsamında istenen yazılı ifadesini 5 Mayıs'ta vermesinin ardından çalışmalarını tamamlayan müfettiş, 7 Mayıs'ta düzenlediği raporu İçişleri Bakanlığı’na sundu.
Raporda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine başlatılan ön inceleme sonucunda her iki konuda da iddiaların sübuta ermediği belirtildi. Söz konusu rapor üzerine İçişleri Bakanlığınca, Ekrem İmamoğlu hakkında soruşturma izni verilmedi.
Ekrem İmamoğlu hakkında medyaya yansıyan incelemeler
Dezenfektan incelemesi
İçişleri Bakanlığı, İBB’nin 15 bin litrelik dezenfektan alımı ihalesinde usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla ön inceleme başlattı. İmamoğlu, ön inceleme kapsamında 3 Mayıs'ta yazılı savunmasını verdi ve belediye başkanı olarak ''harcama ve ihale yetkilisi'' sıfatlarının bulunmadığını belirtti.
Kanal İstanbul sözlerine inceleme
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in “Sayın Abdülhamit Gül'ün açıklamalarını dinledim inşallah dediğini yapar ama sayın İmamoğlu'na Kanal İstanbul'a karşı çıktığı için devlete karşı çıkmaktan soruşturma açıldı” ifadelerini kullanmasının ardından Murat Ongun, başlatılan incelemeyi doğruladı. Ongun, “İBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu hakkında açılan Kanal İstanbul soruşturması açıklaması doğrudur. T.C. İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği tarafından Sayın Ekrem İmamoğlu hakkında ‘Ya Kanal Ya İstanbul’, ‘Kanal İstanbul'a Kimin İhtiyacı Var’ afişleri ile ilgili olarak inceleme başlatıldığı tebliğ edilmiştir” ifadelerini kullandı.
Sözcü: Beylikdüzü başkanlığı dönemi için 27 soruşturma açıldı
Sözcü Gazetesi’nden Özlem Güvemli'nin 13 Mayıs 2020 tarihli haberine göre, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na Beylikdüzü başkanlığı dönemi için 27 soruşturma açılmış. “3 Mayıs 2019 tarihinde başlatılan incelemede, fiilen İmamoğlu'nun başkanlık yaptığı 2014-2019 döneminin mercek altına alındı” iddialarını gündeme getiren haberde şu ifadeler kullanıldı:
“İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında inceleme başlatan İçişleri Bakanlığı'nın, İmamoğlu'nun Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu döneme ilişkin de 25'i ihale, 2'si imar olmak üzere 27 konuda soruşturma izni verdiği ortaya çıktı.”
Memur ve kamu görevlilerinin yargılanmasını sağlayan 4483 sayılı kanun
Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı yargılanabilmeleri için düzenlenen 4483 sayılı kanuna göre;
“Bu Kanun, Devletin ve diğer kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürüttükleri kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevleri ifa eden memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri sebebiyle işledikleri suçlar hakkında uygulanır. Görevleri ve sıfatları sebebiyle özel soruşturma ve kovuşturma usullerine tabi olanlara ilişkin kanun hükümleri ile suçun niteliği yönünden kanunlarda gösterilen soruşturma ve kovuşturma usullerine ilişkin hükümler saklıdır.”
Soruşturma yetkisi
4483 Sayılı Kanun’un 3. Maddesinin (h) bendine göre Büyükşehir belediye başkanları soruşturma yetkisi İçişleri Bakanlığı’na ait.
Olayın yetkili mercie iletilmesi, işleme konulmayacak ihbar ve şikayetler
4483 Sayılı Kanun’un 4. Maddesine göre, “Cumhuriyet başsavcıları, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin bu Kanun kapsamına giren suçlarına ilişkin herhangi biri ihbar veya şikayet aldıklarında veya böyle bir durumu öğrendiklerinde ivedilikle toplanması gerekli ve kaybolma ihtimali bulunan delilleri tespitten başka hiçbir işlem yapmayarak ve hakkında ihbar veya şikayette bulunulan memur veya diğer kamu görevlisinin ifadesine başvurmaksızın evrakın bir örneğini ilgili makama göndererek soruşturma izni isterler.”
Ön inceleme
4483 Sayılı Kanun’un 5. Maddesine göre, “İzin vermeye yetkili merci, bu Kanun kapsamına giren bir suç işlediğini bizzat veya yukarıdaki maddede yazılı şekilde öğrendiğinde bir ön inceleme başlatır.”
Soruşturma evresi
4483 Sayılı Kanun’un 6. Maddesine göre, “Ön inceleme ile görevlendirilen kişi veya kişiler, bakanlık müfettişleri ile kendilerini görevlendiren merciin bütün yetkilerini haiz olup, bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununa göre işlem yapabilirler; hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisinin ifadesini de almak suretiyle yetkileri dahilinde bulunan gerekli bilgi ve belgeleri toplayıp, görüşlerini içeren bir rapor düzenleyerek durumu izin vermeye yetkili mercie sunarlar.”
“Yetkili merci bu rapor üzerine soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine karar verir. Bu kararlarda gerekçe gösterilmesi zorunludur.”
4483 Sayılı Kanun’un 11. Maddesine göre, “Soruşturma izninin itiraz edilmeden veya itirazın reddi sonunda kesinleşmesi ya da soruşturma izni verilmemesine ilişkin karara karşı yapılan itirazın kabulü üzerine dosya, derhal yetkili ve görevli Cumhuriyet başsavcılığına gönderilir. İzin üzerine ilgili Cumhuriyet başsavcılığı, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ve diğer kanunlardaki yetkilerini kullanmak suretiyle hazırlık soruşturmasını yürütür ve sonuçlandırır.”
Hakim kararı gerektiren hususlar
4483 Sayılı Kanun’un 11. Maddesine göre, “Hazırlık soruşturması sırasında hâkim kararı alınmasını gerektiren hususlarda; Cumhur-başkanlığı İdari İşler Başkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreteri, Bakan yardımcıları ve valiler için Yargıtay’ın ilgili ceza dairesine, kaymakamlar için il asliye ceza mahkemesine, diğerleri için ise genel hükümlere göre yetkili ve görevli sulh ceza hâkimine başvurulur.” Kaynak↗